28 Nisan 2012 Cumartesi

İSTANBUL

Evin içinde bir oda, odada İstanbul
Odanın içinde bir ayna, aynada İstanbul
Adam sigarasını yaktı, bir İstanbul dumanı
Kadın çantasını açtı, çantada İstanbul
Çocuk bir olta atmıştı denize, gördüm
Çekmeğe başladı, oltada İstanbul
Bu ne biçim su, bu nasıl şehir
Şişede İstanbul, masada İstanbul
Yürüsek yürüyor, dursak duruyor, şaşırdık
Bir yanda o, bir yanda ben, ortada İstanbul
İnsan bir kere sevmeye görsün, anladım
Nereye gidersen git, orada İstanbul.





ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN

YOKLUĞUN

Yokluğun da acı duymadan yaşıyorum
Birlikte geçen gecelerimizi unutmuşum
Sensiz geçen günleri artık aramıyorum
Unuttuğum anılarımız da kaybolmuşum..


Benhur Uçuk

25 Nisan 2012 Çarşamba

İLK AŞK

İlk aşkım çok gerilerde kaldı
Yıllar içinde bir kez aramadı
Son aşkım derin yaralar açtı
Acılar verdi yüreğimi dağladı.

Benhur Uçu
k

21 Nisan 2012 Cumartesi

MASAL

Masallar dünyasında 
geçti çocukluğumuz
Korku ve heyecanla 
dinlerdi çoğumuz
Masal kahramanları olurduk 
gece uykularımızda
Sonsuzluğunda kaybolurduk
Korku dolu masallarımızda..

Benhur Uçuk


18 Nisan 2012 Çarşamba

ELLİSİNDEN SONRA YAPAMADIĞIN BİR ŞEY...

İnsan 50 yaşından sonra arkadaş yapamıyor kendine. 
Koca yapıyor, karı yapıyor, çocuk yapıyor, arkadaş yapamıyor. 
Yapsa da eskiler gibi olmuyor. Halbuki uykuya dalar gibi 
arkadaş olurduk okuldayken. Arkadaş olmak için yaratılmış gibiydik. 
Bir hafta içinde böbrek verecek hale gelirdik. 
Neden olmuyor bu işler 50'sinden sonra? 
Neden olamıyor?


Oysa o ne güzel bir iştah, o ne güzel bir açlıktı.. 
Herkes herkese açtı. Seçer, bulur buluştururduk "
ruh ikizlerimizi." 
Ne de çok ruhdaşımız vardı. Hiç açıkta kaldığımı 
hatırlamıyorum. Ruhumun güzel bir ikizi mutlaka 
olurdu yanı başımda. Ölümüne sevdiğim, uğrunda 
her şeyi göze alabileceğim, her şeyiyle güzel, her 
şeyiyle doğru, her şeyiyle kabul ettiğim.. 
Basbayağı bir aşkla bağlı olduğum..


Şimdi ne zor. Herkes kapalı kutu. 
Herkes kapanmış, kaplumbağa olmuş. Bir kahve içimi 
zorlu randevulara bakıyor. Yatıya kalmak bir tabu. 
Evler de gönüller de sımsıkı kapalı.


Gençliğin en çok bu yanını özlüyorum. 
Ne güzelliğini, ne diriliğini, ne başıboşluğunu. 
Aynı yazarı, aynı şairi seviyoruz diye kuruluveren 
dostlukları özlüyorum. Birbirimize yazdığımız o uzun, 
o ayrıntılı mektupları özlüyorum. Birbirimizi 
eleştirmeyişimizi özlüyorum. Birbirimizin dedikodusunu 
yapmayışımızı özlüyorum. Sevgili olarak kimseleri 
yakıştırmayışımızı özlüyorum. Arkadaşımı koruyacağım 
diye annemle yaptığım tartışmaları özlüyorum. 
Kavgayı değilse de kavganın altındaki ruhu özlüyorum. 
Dünyaya karşı arkadaşımın koruyucu meleği olmayı özlüyorum. 
Veya öyle olduğumu sanmayı..


Bıraktım oğlumun arkadaşlarını eve istedikleri 
gibi girip çıksınlar. Bıraktım oğlumun arkadaşlarını 
istedikleri gibi buzdolabını talan etsinler. 
Bıraktım oğlumun arkadaşlarını istedikleri gibi 
sevsinler birbirlerini. Tek bir laf etmedim. Oğlumun 
arkadaşı oğlum oldu..


Ellisinden sonra arkadaş yapılamıyor. Kötülükten değil. 
Başka bir şey. Ama neden çözemiyorum..


Şu ana kadar sahip olduğum tüm arkadaşlarımı çok seviyorum...



Yazarı bilinmiyor

Paylaşan: İnci Tun

15 Nisan 2012 Pazar

YOK OLURDUM

Seni düşünmekten yoruldum
Senin sevginle çok doluydum
Duygu girdabın da kayboldum
Güz yaprakları gibi sararıp soldum
Anladım ki sen olmasan yok olurdum..

Benhur Uçuk

AYLA GÜREL'İN FOTOĞRAFLARI



SOBALI EVİN PRENSESİ..,
baktığımızda yüzümüzde bir tatlı tebessümle tekrardan hatırlayacağımız hatıralara sahiplik etmiştir..,ne düşlere tanık etmiştir..Sinderalla olunmuştur çoğu kez..,yada pamuk prenses..,ama o soğuktan buz tutmuş ayağın altını sobaya dayayıp ,çorap altında oluşan yanıklar ve acı.hiç ummadığınız anda soba borularının arasından kafaya damlayan zifti hissedince kül kedisi olduğunu hiç unutmamıştır..,soba üzerinde kestane,kül içinde patates ve daha nicelerinin piştiği..,
ellerin kapkara olduğu isli çaydanlıkları tutarken..,duyumsadıklarını biriktirmiş, biriktirmiş bugünlerde yazmak için istiflemiş beyin arşivine..,aklına geleni yazıyor işte..,kendisine.., ee nerden nereye.., lafı ağızdan kerpetenle alınan bir çocuk için bunlar yürek sarkması.., o zamanlar mutlumuydum ne..!@

Ekleyen: Ayla Gürel

13 Nisan 2012 Cuma

SANA UYANIYORUM BAŞIMDA KIR ÇİÇEKLERİ





bir düşe uyanmışım.
darmadağınık bir zihin..,
gece boyunca
kilometrelerce
yol almışım..
gökyüzü kapkara..,
köprü üzerindeki tüm ışıklar
bir sönüp, bir yansada
aydınlanmasa da yüzüm..,
gölgem karşı duvarda
her bir araba
farını yakınca..
gözbebeklerim büyüyor
gözbebeklerim sen oluyor..,
etrafa ,onca ışık saçılınca..,
kuş uçmaz
kervanda geçmez geceleri
zaten gündüzde geçmezdi
bizim buralardan..
her bir yanım sağır..,
dilim pürtüklü
kelimeler yol alamıyor..,
göz diplerimde biriken
sarnıç suyu..,
biri beni çimdiklesin
ben bu hayatın
tam olarak hangi içindemiyim?
yoksa o mu bende..,
içimdeki hayata bir bilet kesiyorum
yanyana iki koltukta..
biri ben, diğeri hayalin
umut ediyorum
canımı acıtsada
umutsuzluğum
yol ortasına tükürüyorum..
sürgüne gönderilmiş
bir beden
yüreksiz çalışmıyor..,
oksijeni sen..
seni bir bilsem..
bırakmayacağım elini..,
saatler ilerliyor
geç'e doğru bir geceye..,
hüznümü erteliyorum
bu seferlikte..,
gecede belki bir ay(la)
olurum
yıldızlar vesikalı
adım kirlenir..,
tozlu yollarda
bir adam bekliyor
diyorlar..
lakin haberim yok..,
bir sessizlik,bir ürperti
kamçılıyor
yüreğimi..,
içi boş bir sanrı
dolduruyor beynimi
yalancı gülüşleriyle
şaşırıyorum replikleri
gelişigüzel oynuyorum
belki boğuluyorum..
doğaçlama olmayan
boğaçlama bir serüvende
eğreti gelin düşlerim
kimilerinin rüyasında
baba kalbim ağrıyor..,
sana çekmişim
kaç özlem yemiş beni
derinliğinde diplerin,
vakit geçmiş çoktan
gece yarısını
ilk yarı mağlup
ikinci yarı
bir ejderha canavarı
ben kayboluyorum..
gözlerinin dibinde..,
daha gelmeden,
dizlerinin dibine
mavi bir kuş geçiyor
başımın üzerinden..
bu sefer ben görmüyorum
körümserim..,
tam rüyanın orta yerinden
sesleniyor '' gidelim mi''
ona yok diyorum
var olanlardan..,
ben bir yıl sonraya uyanıyorum
saçımda kır çiçekleri..,
en masum gülüşümle
baba saçımı tara



@/12 nisan







Ayla Gürel

ÇİÇEKLERİM







Bir türkü tutturdum bu sabah
Çiçekleri görünce bahçemde
Çiğdem der ki ben alâyım
Benden alâ çiçek varmı
Baharı müjdeleyen Çiğdem
Senden alâ çiçek yok ki
Menekşe kıskansa da seni
Papatyalar mahsun olmayın sizde
Fal bakarım seviyor sevmiyor diye
Sümbül, lale, kırmızı, sarı güllerim
Hepinizi ben pek çok severim..


Benhur Uçuk

11 Nisan 2012 Çarşamba

ARIYORUM

Arıyorum aydınlık geceleri
Uzun zaman oldu kaybedeli
Huzurum kalmadı sen gideli

Gören varmı giden sevgiliyi?

Benhur Uçuk

10 Nisan 2012 Salı

BİR DARBE YEDİM

Bir darbe yedim yüreğimin tam ortasından,
Bu darbe geldi bana,  sevdiğim dostumdan
Ağlayan gözlerimden akıyor yaşlar durmadan,
Gitmeliyim ben sonsuzluğa, arkama bakmadan..


Kararan gecemde, umutsuzca uzanıp kalmadan,
Uzun süren gecenin mutlu saatlerini unutmadan,
Hayallerimin en güzel anlarını, seninle yaşamadan,
Silmeliyim seni belleğimden, sen beni bırakmadan..

Benhur Uçuk                

7 Nisan 2012 Cumartesi

YALNIZLAR

Bizi yalnız bırakanlar
Terk edip giderken
Hiç  mi acımadılar?
Pişman olup,
Bir kez olsun aramadılar
Şimdi kendileri de
Yapayalnız kaldılar.
Yalnızlık gecelerinde
Oturup ağladılar..

Benhur Uçuk


4 Nisan 2012 Çarşamba

AKLIMA BİR ŞEY GELDİ

Düşünce bahçesinde tur atarken akla gelebilecek bir çok
şeyden biridir.
Geçmişteki anılardan biri, gelecekte yapmak istediklerinden biri de olabilir.
Akla gelen her konu kişinin düşünebildiğinin göstergesidir, olumludur.
Yaratıcılığın tek yolu akla gelen bir şeylerdir.


Benhur Uçuk

2 Nisan 2012 Pazartesi

EHLİ- KEYFİZ

Ehli-keyfiz yoktur ondan inkârımız,
Gözlük takıp
İnternettte gezinir, 
en ihtiyarımız..



Benhur Uçuk

1 Nisan 2012 Pazar

ÇIKMAZ SOKAK

Yaşamın yorgunluğu çekilmez oldu
Hayallerim belleğimden kayboldu
Aradım tüm sokaklar da
Çıkmaz bir sokakta son buldu..


Benhur Uçuk