11 Aralık 2010 Cumartesi

NEREDE GENÇLİĞİM.

Her sabah soruyorum, nerede gençliğim?


Uzaklarda kalmış ilk aşkım, ilk sevgilim..


Dostlarım, okulum, öğretmenim,


Şarkılarım, danslarım, türkülerim..


Neşe içinde geçen o güzel günlerim..

Benhur Uçuk

VEFALI DOST

Can dostlardan bir günlük uzak kalmak,
Geçen günleri, saatleri özlemle anmak,
Güzel ve mutlu anları bir daha anımsamak
Özlemin doruğunda gerçek dostu bulmak...


Yaşamın amacı olmalı, vefalı dost aramak.
Mutlu olmak için, dostlukta sevgiyi bulmak,
Sevgi ile olmalı, karanlık geceleri aydınlatmak,
Sevgi dolu geceler'de ile ömür boyu anılmak..

Benhur Uçuk

11 Ekim 2010 Pazartesi

VAKİT GELDİ

                   
Hiç bir şey düşünmek istemiyorum,
Kalbim sıkışıyor nedenini bilemiyorum,
Bir yola düşmüşüm önümü göremiyorum,
Vakit geldi gitmeliyim diyorum gidemiyorum...


Gelecektir elbette karar günü, bekliyorum.
Sevenlerim unutacaktır onu'da biliyorum,
Acı verenler üzülecekler mi?  bilemiyorum,
Sonsuz hayata mutlu olmak için gidiyorum..

Benhur Uçuk

30 Eylül 2010 Perşembe

TERK ETME

Terk etme beni çok üzülürüm,
Nasıl olsa bende  bir gün ölürüm,
Aşkımızı  birlikte sonsuzluğa götürürüm,
Sevgisiz kalmış yüreğini düşünüp üzülürüm..

Benhur Uçuk

TESELLİ

                      
Mümkün değil ki yaşanmışlıkları silebilmek,
Anılar yerleşmiştir belleğime.
Tek isteğim seni bir kez daha görebilmek,
Teselli olur bu istek kırık yüreğime...

Benhur Uçuk

AYNA

Cesaretim kalmadı aşka
Bu sabah aynaya bakınca.
Yaşadıklarımı hatırlayınca,
Yüreğimde umut kalmayınca..
               ***
Ve de hiç aranmayınca,
Kalb'inin kapısı kapanınca.!
Kendimi bir kuyuda bulunca
Anında anladım yola koyulunca..

Benhur Uçuk

ÖMÜR TÖRPÜSÜ

Ne üz kimseyi, ne de üzdürme kendini,
Mutlu olmak istiyorsan,
Herkesten korkuyorsan,
Sevgi dağıt ki sevsinler güzel gözlerini...


Sakın olma kimsenin ömür törpüsü,
Sevilmek istiyorsan..
Acıları istemiyorsan..
Olmalısın sevgi dağıtanların öncüsü..

Benhur Uçuk

AYRILIK

              
Bir gün son bulacaktı bu güzel günler
Hayaller bitecek, gelecekti kara günler.
Gerçek sevgiyi tatmamış, kara kalpliler
Yaşanmış güzel anıları kolayca silecektiler.




Sevmek ve sevilmek isteyen gönüller
Keşke hiç, bir araya gelmeseydiler
Yüreklere oturan ayrılık acılarını
Hoşça kal diyerek bitirmeseydiler..

Benhur Uçuk

SEVEN YÜREK

             
Seven bir yürek bulsaydım,
Önünde secdeye dursaydım,
Sonsuza dek yanında kalsaydım,
...Terkedilmekten korkmazdım..


Bilirdim, dönecektir bir gün bana,
Umutlarımın bittiği bir zamanda.
Sanırım tükenmişliğin bir anında,
Yürekte bir kıvılcım dahi kalmayınca..

Benhur Uçuk

26 Eylül 2010 Pazar

YALANSIZ DÜNYA



Yalansız bir dünya, mutlu ve huzurlu insanlar,
Karanlık gecelerin sonsuzuğunda kayboldular...
Yılmadan aradım onları yıllar boyunca,
...
Bıraktım aramayı umudum kaybolunca...

Umudunu yitirenler silinip de yok mu oldular?
Kıyı da köşe de kalanlara hiç mi raslamadılar?
Bulurum elbet köşe bucak arayınca,
Neye yarar, yaşama arzusu kalmayınca..

Benhur Uçuk

14 Eylül 2010 Salı

UYKUSUZ GECELER


  • Uykusuz geçen geceler,
    Kararmış bütün düşünceler,
    Duvarlar'da ki gölgeler,
    Elbet beni terkedecekler.


    Silinmiş bütün hatıralar,
    Gecenin için de yok oldular,
    Sormadan seni benden  aldılar,
    Senden bana bir şey bırakmadılar..

    Benhur Uçuk


  • Seni unutmak zor olacak,
    İsmin hep aklım da kalacak,
    Yorgun kalbim çok acıyacak.
    Gözlerimden yaşlar akacak..


    Seni sevmek büyük hataymış
    Aşk sözlerin'in hepsi yalanmış
    Senin aşkın bana yasakmış
    Yüreğinde hiç mi insaf kalmamış..

    Benhur Uçuk



  • Başım köpük köpük bulut, içim dışım deniz,
    ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda,
    budak budak, şerham şerham ihtiyar bir ceviz.
    Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.
    Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
    Yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl.
    Yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril,
    koparıver, gözlerinin, gülüm, yaşını sil.
    Yapraklarım ellerimdir, tam yüz bin elim var
    Yüz bin elle dokunurum sana, İstanbul'a.
    Yapraklarım gözlerimdir. şaşarak bakarım.
    Yüz bin gözle seyrederim seni İstanbul'u
    Yüz bin yürek gibi çarpar, çarpar yapraklarım.
    Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda
    Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında


    Nazım Hikmet Ran.




  • Hoşgeldin!
    Kesilmiş bir kol gibi omuz başımızdaydı boşluğun...
    Hoş geldin! Ayrılık uzun sürdü.
    Özledik. Gözledik...
    Hoş geldin!
    Biz bıraktığın gibiyiz.
    Ustalaştık biraz daha taşı kırmakta,
    dostu düşmandan ayırmakta...
    Hoş geldin. Yerin hazır.
    Hoş geldin.
    Dinleyip diyecek çok.
    Fakat uzun söze vaktimiz yok.
    YÜRÜYELİM.....
    1932 Birinciteşrin 5, Çarşamba gecesi
    Nazım Hikmet Ran





  • Günler gitgide kısalıyor,
    yağmurlar başlamak üzre,
    Kapım ardına ardına kadar açık bekledi seni,                                       
                                            Niye böyle geç kaldın?


    Soframda yeşil biber, tuz, ekmek.
    Testimde sana sakladığım şarabı
    içtim yarıya kadar bir başıma                     
                           seni ...



  • Bu saatlerde gelirdi sevgili taaa uzaklardan,
    Mutluluklar getirirdi yüreğime taa oralardan,
    Sevinirdim iyi akşamlar demesini, duymaktan
    Artık gelmiyor ise o sevgili bana uzaklardan
    Yeni bir sevgili'mi buldu acaba yakınlardan?

    Benhur Uçuk


  • Geliş saati şu an, beklemekteyım.
    Bir günlük olsada özlemekteyim
    Heycan içinde yolunu gözlemekteyim
    Umutsuzluğa doğru gitmekteyim..

    Benhur Uçuk

3 Eylül 2010 Cuma

GÜZ

Günler gitgide kısalıyor,
yağmurlar başlamak üzre,
Kapım ardına ardına kadar açık bekledi seni,
                                               Niye böyle geç kaldın?


Soframda yeşil biber, tuz, ekmek.
Testimde sana sakladığım şarabı
içtim yarıya kadar bir başıma
                           seni bekleyerek.
                               Niye böyle geç kaldın?


Fakat işte ballı meyveler
dallarında olgun, diri duruyor,
Koparrılmadan düşeceklerdi toprağa
biraz daha gecikseydin eğer.

Nazım Hikmet

1 Eylül 2010 Çarşamba

AYRILIK

Ayrılık günleri yaklaştığında
Hüzün sarar seven yürekleri,
Beklemeler başlar yalnız kaldığında,
Hasret dolu geçecek günleri..

Gidişi bir daha gelmeyecekmiş gibi,
Unuturmuydu acaba giden sevgili,
Gitmeden önce tutsa bir kez elimi,
Söylerdim sonsuza kadar bekleyeceğimi...

Benhur Uçuk

KAVUŞMAK

Hasret dolu günler elbet bi gün bitecek,
Yüreğimde ki kasvet nasıl olsa gidecek.!!
Seven sevgili çok uzaklar'dan gelecek,
Kavuşmanın sevinci ile ağlayan gözler gülecek..


Benhur Uçuk

22 Ağustos 2010 Pazar

Hergün yeni bir gündür.

Bu gün yeni bir gündür desem,
Geçmiş günlerimi silebilsem,
Gelmez o günler mazi de kaldı desem,
Yeni bir sevgilinin geleceğini de bilsem,
Ah bir kez belki diyebilsem, diyebilsem!!

Benhur Uçuk

21 Ağustos 2010 Cumartesi

TİYATRO

İşte tiyatro bu Dram ve Komedi, 
Ağlayan ve güleni sev..medi,
Yaşamın kendisi olduğunu bilmedi..
Her gününde rol yaparak yaşadığını;
Tiyatroda olduğunu idrak edemedi.

Benhur Uçuk

BEKLEYİŞ

Geliş saati şu an, beklemekteyim.
Bir günlük olsada özlemekteyim
Heycan içinde yolunu gözlemekteyim
Umutsuzluğa doğru gitmekteyim..


Mutlu olurdum  gelişini görseydim
Gelecek günleri onunla geçirseydim
Mutluluğumu yıldızlara söylerdim
O güzel gözlerini bir kez görseydim..

Benhur Uçuk

ÖZLEM


Her gün dünyaya yeniden gelmek
Bütün güzellikleri bir daha görmek
En güzeli de sevmek ve sevilmek
Sevgiliyi her gün yeniden görmek


Sonsuzluğa yelken açmaktır amaç
Her yeni gün de vardır bir yamaç.
Yar'in kollarına kavuşmaktır son amaç,
Aç kollarını sevgili her zaman aç.



Benhur Uçuk

18 Ağustos 2010 Çarşamba

MUTLULUK

Sanma ki bu güzel günler bitecek,
Arkası yarın'lar her gün gelecek,
Sevenlerin seni çok özleyecek,
Seni artık kimse terketmeyecek.

Mutluluğa giden yol çiçeklenecek,
Sevgilinin yüzü her gün gülecek.
Mut'suz günler elbette bitecek,
Mutlu günler sonsuza dek sürecek.



Benhur Uçuk

13 Ağustos 2010 Cuma

BEKLEYECEĞİM::

Yaşam boyu bir çok beklentim oldu,
Sabırla beklerken gözlerim yaşla doldu,
Gözlerimin yaşını gören hiç kimse yoktu.
Bekletenlerin de yüreğinde hiç insaf yoktu...


Sonsuza kadar beklemekte olsa bekleyeceğim,
Sabitleştim bu noktaya, bir yere gitmeyeceğim.
Neden beni bekletiyorsun hiç demeyeceğim
Bekleyeceğim, bekleyeceğim, BEKLEYECEĞİİİİM..

Benhur Uçuk

12 Ağustos 2010 Perşembe

BİR DOST BULDUM

Bir dost buldum uzun yaşamın sonun'da
Terketmeyecek, unutmayacak hep kolum'da
Gitsemde sonsuzluğa doğru kendi yolum'da
O terketmeyecek güzel dost hep kolum'da


Sevgi dolu dostlar, dostlarını hep kollar,
Önün 'de olsada uzuun, bitmeyen yollar,
Sevgi dolu yürekle engelleri hep zorlar.
Sarılır dostuna her zaman sevgi dolu kol'lar...

BENHUR UÇUK

10 Ağustos 2010 Salı

Karmaşık Duygular..

Karmaşık duygular içindeyim,
Her güzeli sevmekteyim,
Yaşamın sonuna gelmekteyim,
Maymun iştahlımıyım neyim.??

...Diyaaar diyaaar gezmeliyim,
Güzel insanları özlemeliyim,
Sevilmeden geçen geçmiş yılları,
Hiç düşünmeden silmeliyim!!

SES

Geceleri, kulağımda ki sesin
Billur gibi bir derenin akışı gibi
Günün ortasında ki sesin
Sahile vuran dalgacıkların hışırtısı gibi.


Benliğime işleyen sesinin tonu
Beni sonsuz bir çıkmaza soktu.
Beni senden başka anlayan yoktu.
Sesinden başka bütün sesler kayboldu

BENHUR UÇUK

8 Ağustos 2010 Pazar

İSTİYORUM


Okumak istiyorum okumuyorum
Yazmak istiyorum yazmıyorum,
Uyumak istiyorum uyumuyorum,
Bütün olumsuzlukları kovuyorum..
Çaresiz kalmış kendime
Acıyorum, acıyorum, acıyorum.!!!


Benhur Uçuk

7 Ağustos 2010 Cumartesi

TERK



Ağlama deli gönül elbet de de terk edileceksin,
Tekrar geri gelir diye çok bekleyeceksin..
Efkârlanıp bir şişe rakı içeceksin,
Sonsuzluğa karışıp gideceksin.


Belki bir gün güzel anıları anımsayacak,
El ele tutuşup sahilde koşturacak.
Karmaşık duyguların ezikliğin de kalmayacak,
Seni sislerin ardında mutsuz bırakacak






Susmak, geçmişi özleyerek..
İçim de saklamak isterim,
Nedenlerimi
Elemlerimi ve
Matemimi.!!!

Benhur Uçuk

29 Temmuz 2010 Perşembe

BEKLEYECEĞİM

Bekleyeceğim ben onu sonsuza dek,
Biliyorum gelsede yine terkedecek.
Bende ki bu hasret hiç bitmeyecek,
Belki de hiç bir zaman gelmeyecek.


Biliyorum bu aşk hüsranla bitecek,
Bitiren'de bir nebze üzülmeyecek.
Boşuna geçmiş günlerim diyecek,
Beni terk ederken sanırım birazda gülecek


BENHUR UÇUK

YALNIZ ADAM

Bu gece yine yapayalnız kaldım,
Belki gelirsin diye kapımı açık bırakdım.
Odamın duvarlarında gölgeni aradım,
Ne garip bir kader ki
Ömür boyu bu yalnızlığa,
...Bir çare bulamadım..

1 Temmuz 2010 Perşembe

Çoğu gitti azı kaldı,
Çoğunu hayat elimden aldı,
Bana bir şey kalmadı.
Geçmiş yıllardan..

Hayat benimle oynadı.
Aldığını yerine koymadı,
Çığlıklarımı kimse duymadı..
Bu hayat bana yaramadı.

Varsın bu hayat'da böyle bitsin.
Kaldıysa sevenlerim, beni işitsin,
Kalplerde ki buz kütlesi
Dilerim erisin erisin!!!

26 Haziran 2010 Cumartesi

BESLEDİĞİNİZ KURT

Cherokee kabilesinin yaşlılarından biri torunlarına eğitim
 veriyordu. Onlara dedi ki: İçimde bir savaş var. Korkunç bir
savaş. İki kurt arasında..

Bu kurtlardan birisi; Korkuyu, öfkeyi, kıskançlığı, üzüntüyü,
pişmanlığı, açgözlülüğü, kibri, kendine acımayı, suçluluğu,
küskünlüğü, aşağılık duygusunu, yalanları,yapmacık gururu,
üstünlük taslamayı ve egoyu temsil ediyor.

Diğeri ise; Zevki, huzuru, sevgiyi, umudu paylaşmayı,
cömertliği,dinginliği, alçakgönüllülüğü, nezaketi,
yardımseverliliği, dostluğu,anlayışı, merhameti ve inancı
temsil ediyor.

Aynı savaş sizin içinizde de sürüyor ve diğer tüm insanların
içinde.. Çocuklar anlatılanları anlamak için bir dakika
düşündüler ve içlerinden biri büyük babasına,

"Hangi kurt kazanacak?" diye sordu.
Yaşlı Cherokee kısaca cevapladı.......
"BESLEDİĞİNİZ KURT".........

15 Haziran 2010 Salı

ÖZGÜR YAŞAM..

Yıllardır yalnızlığın içine gömülmüşlüğü terketme cesareti nasıl oluştu anlayamadım. Birdenbire kendimi güzel insanlar kalabalığında buldum. Yıllar öncesinin Benhur'u tekrar dünyaya geldi. Sevilen, aranan olmanın, mutluluğunu yaşamanın güzelliğin tadmak çok güzelmiş. Kendime ceza vermişim. Cezam bitti artık özgür olmanın mutluluğunu yaşayacağım bundan böyle.

14 Nisan 2010 Çarşamba

Atatürkçü düşünce derneği.

Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ün düşüncelerini
toplumumuza öğretmek amacıyla oluşturulmuş, gerçek
Atatürkçü kişilerin içinde bulunduğu dernek.
Ülkemizin bu günkü durumuna bakacak olursak,
Atatürk ve Cumhuriyet karşıtlarının kol gezdiğini görüyoruz.
Her kurumda örgütlenmiş durumdalar.

Atatürk hakkında karalama kampanyası
yapmakta olan bu kuklalar la ancak Atatürkçü
düşünce derneği bünyesinde birleşip ağızlarının payını
verebiliriz.

Atatürkün gençliğe hitabesindeki dahili bedhahlarla (kötülük isteyen)
mücadele, Türk gençliğinin birinci ve
asli görevi olmalıdır.

Atatürkü tanrılaştırdılar diyenler yanıt.

.Atatürk tanrılaştırılmadı.
Atatürk'ün yaptığı devrimleri içlerine sindiremeyenler,
Atatürk'e bir nefret oluşturma amacıyla böyle bir söylemi
milletimize empoze ediyorlar.

Bütün dünya milletlerinin
Atatürk hakkındaki söylemleri açık seçik ortada o bir
dahidir o türk milletinin çıkardığı en üstün insandır.
O kısa ömründe, büyük işler başarmış, büyük insana,
her Türküm diyen saygılıdır.

Saygı göstermeyen, sevmeyenlerinde olduğunu ne yazık ki
görüyoruz, okuyoruz.
İşte bunlar siz Atatürkü tanrılaştırdınız diyorlar. Amaçları
bellidir. O büyük insanı sevmeyenler ve hatta nefret
edenler şunu akıllarının bir köşesin de devamlı canlı
tutsunlar.

 Biz Atatürkü sevenler yeminliyiz, kanımızın son
 damlasına kadar, yaşamımızdaki son nefesimize kadar onu
 seveceğiz. Onun bu millet için öngördüğü idealleri canlı
 tutacağız ve hep tekrar edeceğiz ne mutlu Türküm diyene.
 bizleri araplaşmaktan kurtardığı için minnettarız sana
 büyük Atatürk.

9 Nisan 2010 Cuma

Gece

Kömür gibi kara kapkara bir gece, gökyüzü ise geceden de kara..
Sen ve ben..
Önümüzde karanlık bir gece üç saatlık uzuuun bir yol..
Neler konuştuk neleer!! Neler düşündük neler istedik.. Ve neler hayal ettik hatırlıyormusun? Hepsini teker teker hatırlıyorum ben. Afrikanın kuzey sahilleri ikimizi de cezbediyordu.Mısırdan başlayıp Libya, Tunus, Cezayir ,Fas ve Cebelitarık boğazını geçip Avrupaya geçmekti amacımız.

Bir arkadaşımız bize yardımcı olacağını yazmıştı. Ona gidiyorduk cebimizdeki son paramızla benzin alıp yola koyulmuştuk seninle.
Ne yazık ki benzinimiz  yetmedi sebebide sendin bu olayın. Haydi yürü bakalım bu soğukta bu yağmurlu  kapkara gece de üç saat yolu..Son paramızla bira sigara almasaydın şimdi bu kapkaranlık gecenin ortasın da sen ve ben yapayalnız sırılsıklam kapkara kalmazdık.

Sabaha karşı arkadaşımızın kapısını çalarken başını  omuzuma koymuş ayakta uyuyordun. O an seni ve bütün hatalarını affetim canım dostum benim..

Arkadaşımız uyku sersemi kapıyı açıp bizi karşısında o perişan halimizle görünce..
Ooo sabah kuşları hoş gelmişler ama boş gelmişler  ne oldu sizlere böyle arabanız nerde diye sorarken, sen onu itip  içeri koşarak  kanapeye kendini öyle bir attın ki arkandan biz gülmeye başlamıştık bile.

8 Nisan 2010 Perşembe

Bir Zamanlar.

Bir zamanlar,
Bu koca dünya'da.
El ele tutuşan
Vee
Kırlarda, bahçeler'de
Gezip dolaşan,
Sevişen, öpüşen..
Sen ve ben.


Şimdi mutfakta,
Sulu köfte yapıp
Yatak odamız'da
Yatıp,
Veee
Sevişerek
Çocuk
Üretip
İnsanlığa
Katkı sağlayarak
Yaşayıp gidiyoruz,
Bu koca dünyada.




Benhur Uçuk















18 Mart 2010 Perşembe

Hayatınız seçtiğiniz kadındır.

.

Zevkli bir kadına rastlarsanız, ZEVKiNiZ,
bilgili bir kadına rastlarsanız BiLGiNiZ,
zeki bir kadına rastlarsanız ZEKANIZ gelişir.
Hayat kat kattır.
Babil'in Asma Bahçeleri gibi teraslar halinde yükselir ve
bir terastan bir terasa sizi kadınlar götürür.
Ve bugün durduğunuz teras ,
seyrettiğiniz manzara,
gördüğünüz hayat yanınızdaki kadının terası, manzarası ve
hayatıdır.
Hayatınız seçtiğiniz kadındır. 

Çanakkale Zaferi

Yıl 1915 dönemin güçlü donanmaları olan ingiliz ve fransız
donanmaları, Çanakkaleyi geçip İstanbulu işgal etmek
niyetindeler. Osmanlı savunma ordusunu Alman general
Otto Liman von Sanders  tarafından yönetilmektedir.
Mustafa Kemal ordu kumandanı olarak anafartalarda
düşman ordusunu geri püskürtmüştür.

Bu bir zaferdir, bu zafer İngiltere de hükümet düşmesine
sebep olmuştur. Y ıl 1918 Osmanlı ordusu silah bırakıp
teslim olmuş, savaşarak Çanakkaleyi geçemeyen düşman
donanması ellerini kollarını sallayarak Çanakkaleyi geçerek
Dolmabahçe sarayının önünde toplarını saraya doğru
çevirmesi ile vatanı savunmak amacıyla Çanakkale'de
şehit olan binlerce Mehmetciğimizin kemikleri
sızlamamışmıdır?

16 Mart 2010 Salı

Kaderciler..

Kadere inanmak!! İnsan yaşamında, olabileceklerin tümünün önceden programlanmış olduğuna inananlar..
Kaderciliği insan beyninin fonksiyonlarını inkar etmek
olarak algılıyorum... Kadermi? Facebook sitesinde bir çok
insan ile tanışıp yazışmamız.. Yoksa düşünerek aldığımız bir
kararmı?

Kadercilik, dünyada ve insan hayatında her şeyin önceden
çizilmiş bir felsefi görüş, olduğunu düşünenler, antik
mitolojide yaygın bu görüşün bu gün dahi geçerli olması
insan oğlunun yani bizlerin, sahip olduğumuz
beyinlerimizin ikinci planda kaldığını göstermiyormu?

Şu iletişimi kurabilen bizler bunu neye borçluyuz? Kaderemi
yoksa insan beyninin yaratıcılığına'mı?

Çok eskiye gitmemize gerek yok iki yüz yıl evvel yaşamış
insanlar ile bu günün insanını karşılaştırırsak kaderciliği
benimsemiş o günün insanı, pasifliğe ve şartlara sessiz ve
sedasız boyun eğmeye yönlendirilmiştir. Ne yazık ki beynin
işlevi yok sayılmıştır. İnsanlık; yani beyin düşünerek bu
güne ulaşabilmiştir. Bunuda, yetişkin ve eğitim görmüş insan
kolaylıkla tespit edebilmelidir. Eğer beynini kullanmayı
bilyorsa.

3 Mart 2010 Çarşamba

Türkçenin yozlaşması


Konuşulan ve yazılan Türkçeye baktığımız zaman yozlaşma
başlamış.

 Daha da eskidir bu yozlaşma ki, bunu fark eden
Karaman oğlu Mehmet bey divanda, dergahta, bargahta,
 mecliste, meydanda Türkçe konuşulacak, bildirgesi
dilimizin yozlaşıp, Arap ve Acem dilinin hakimiyeti altına
 girdiğini görmesidir.

 Ne yazık ki Osmanlı bu bildirgeyi duymamış bile.
"Karaman oğulları Osmanlıyı çok uğraştırmıştır egemenliğine alabilmek için". 
Osmanlı bir dil oluşturmuş Arap, Acem ve Türkçe karışımı. Öyleki, saraydan yayınlanan bir ferman'ı Osmanlı vatandaşının algılaması olanaksızdı.. (Bakınız  1839 tanzimat ferman'ı 1856 ıslahat ferman'ı)  Bu günkü siyasetçilerimizin yaptıkları konuşmaları da dinleyen seçicilerin çoğunun siyasilerin konuştuklarını  anlamadıklarını tespit etmek zor değil..

Padişah isimleri dahi Araplaşmış.(Abdülhamit, Abdülmecit, Abdülaziz)
Ne dilimiz'de nede isimlerimiz'de Türklük kalmamış.
 Fransızlar'la biraz yakınlık kurmuşuz Fransızca kelimeleri
dilimize sokmuşuz. Almanlar'dan, İngilizlerden alınan
kelimelerle Türkçe olmuş çorba..  Bu gün dahi Osmanlıca ve yabancı
kelimeler kullanılıyor ise, sorumlular  en başta Türk dil
kurumu, edebiyatçılar ve eğitimcilerdir.

2 Şubat 2010 Salı

İlk görüşte aşk

Bir bakış bir tebessüm, yeterli olabiliyor. Kalabalık bir ortamda tanımadığınız bir çift gözün, sizi izlediğini hissediyor, bakışlarınızın  karşılaşması ile oluşan duygu yoğunluğu aşkın başladığının göstergesidir. Bir an bocalama, ne yapacağını şaşırma aşamasından sonra, tanışmalıyım düşüncesi ile atağa geçip tanışma fırsatı yaratılır. İşte budur ilk görüşte aşkın başlangıcı. Devamlı görme ve sesini duyma arzuları en belirgin göstergesidir.

22 Ocak 2010 Cuma

Kar yağıyor.

Kar yağmasını penceremden izlerken, radyomdan kanun taksimi'ni dinlemek, sobanın üstünde çay suyunun kaynaması çay demleme isteğimi tetikledi. Dışarda lapa lapa yağan kar ise  kardan adam yapmak düşüncesi oluşturdu. Karar vemeliyim.. Trt nağme'de arşivden fasıllar bırakılmıyor, dışarda ise yağan kar beni çağırıyor kardan adamı yapmam için. Sobanın üstünde'ki çaydanlık haydi demle beni der gibi fokur fokur kaynıyor. Radyo da ki, Güle sorma aşkı sevdayı şarkısı bırakılmıyor'ki!!